Teknoloji: Dijital Dönüşümün Etkisinin Ötesinde

Topics in this article

Dijital dönüşüm ile ilişkili her görüşte, dijital dönüşümün iş dünyasındaki köklü değişiklikleri nasıl tetiklediğinden bahsedilir. Peki bunun başarı, ölçümler, beceriler ve toplum üzerindeki etkileri nelerdir? Orta Doğu, Rusya, Afrika ve Türkiye’den sorumlu Dell Technologies Kıdemli Başkan Yardımcısı Mohammed Amin, gelişmiş teknolojilerin dünyayı nasıl harekete geçirdiğini açıklıyor

Orta Doğu, Rusya, Afrika ve Türkiye’den sorumlu Dell Technologies Kıdemli Başkan Yardımcısı Mohammed Amin

Yıkım, zaman içerisinde gerçekleşen bir süreçtir; bazen yavaş olsa da mutlaka ortaya çıkar. Kuruluşlar bütünsel ve stratejik bir yaklaşımla yıkıma yönelik planlamaya yatırım yapmak ve yıkımın hızına yanıt vermek zorundadır. Bu yatırım; bağlantı kurmak, iş birliği yapmak ve sonuçta, yıkımın savuşturulmasına yardımcı olacak yeni hizmetler ve deneyimler yaratmak için teknolojilerin bir noktada bir araya getirilmesini gerektirir. Bu yeni çağda hayatta kalması ve rekabet etmesi için BT endüstrisinin bir destek işlevi olmaktan çıkıp gerçek bir iş kapasitesine dönüşmesi gerekir.

Kuruluşların tehlikeyi göze almadan önce bazı önemli noktaları göz önünde bulundurmaları gerekir.

İlk olarak, hazır olmak ile yapabilmek aynı anlama gelmez: Büyük ya da küçük, bir kuruluş dönüşüm geçirmeye istekliyse konu, şirketin taleplerine zamanında yanıt verme kapasitesinin olup olmadığına gelir. Dell Dönüşüm Endeksi’ne göre, Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan’daki kuruluşların yüzde 90’ı şirketinin beş yıl içerisinde, değişen müşteri taleplerini karşılamak için mücadele vereceğine inanıyor ve hatta yüzde 93’ü, önümüzdeki üç yılda güçlü teknolojilere yatırım yapmayı planladığını söylüyor. Bu, kuruluşların olabilecek en iyi teknoloji altyapısını kullandıkları ama hâlâ bunu işleri açısından avantaj haline getiremedikleri bir durumun ortaya çıkmasına neden olabilir.

İkinci olarak, şirketlerin verileri analiz etmenin ve gerçekten entegre bir kuruluş inşa etmenin daha yeni ve daha hızlı yollarına ihtiyaçları var. Örneğin, çok bulutlu bir altyapının vazgeçilmez uygulamalar, süreçler, veriler ve hizmetleri bağlayarak tüm şirketi birleştirdiği kanıtlanmıştır. Bu ortam otomasyon, yapay zeka ve makine öğrenimi süreçlerini de yönlendirebilir ve gerekli yerlerde ve zamanda verileri yönetme, taşıma ve işleme olanağını da genişletebilir. Aslına bakılırsa, veriler her geçen gün biraz daha fazla dağıtılmış hale geldikçe, her gün kullanılan çok çeşitli uygulamaları ve hizmetleri destekleyen yeni bulut modellerinin ortaya çıkışına ve 5G’nin hız erişilebilirliğini ve sunumunu artırışına şahit olacağız.

Yakın tarihli endeksimize göre, kendilerine özgü benzersiz teknolojiye ulaşmak için kuruluşların yüzde 35’i önümüzdeki bir ila üç yıl içerisinde çoklu buluta yatırım yapmayı planlarken, yüzde 36’sı yapay zeka ve yüzde 52’si de Nesnelerin İnterneti’ne para harcamayı planlıyor.

Son olarak, sürekli yıkımların yaşandığı bir dönemde hayatta kalmak ve başarılı olmak için sadece sağlam bir irade değil, aynı zamanda doğru dijital teknoloji temeli de gerekiyor. Bununla birlikte, dönüşüm bir varış noktası değil, asla sona ermeyen bir yolculuktur. Kuruluşların bu hızlı süreçte ilerlenen yolda öğrenmeleri, adapte olmaları ve kendilerini yönlendirmeleri için çalışanlarını eğitmeleri ve süreçlerini zenginleştirmeleri gerekir. Endeksimize göre, Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan’da kuruluşların yüzde 41’i, BT liderlerini iş becerileri ve şirket liderlerini BT becerileri ile donatarak departmanlar arasında bilgi paylaşımı yapıyor.

Dijital başarı ölçümleri

Kuruluşların düşük maliyetlerle değer sağlamak ve cazip müşteri deneyimleri sunmak için kendilerini bir gelecek nesil işletim modeline adamaları gerekir.

Gelirlerde, müşteri deneyiminde ve maliyetlerde artan iyileşmeler elde etmek için dijital teknolojileri ve işletim kapasitesini entegre, iyi sıralanmış bir tutum içerisinde bir araya getiren bu model, bir kuruluşu yönetmenin yeni yoludur.

Bu başarılı dijital işletim modelini betimlemenin kolay yollarından biri de bunu iki parça olarak düşünmek ve her bir parçanın, kuruluşların faaliyet gösterme biçimlerinde köklü değişikliklere adapte olmasını gerektirdiğini varsaymaktır. İlk parça, silo halindeki ve koordine edilmemiş çalışmalardan, müşteri ve şirket içi süreç yolculukları çevresinde tasarlanan entegre bir operasyon iyileştirme programı kullanımına geçişi kapsar.

İkinci parça ise gelişmiş bir deneyim etrafında istenen etkiyi ve sonuçları elde etmek için bu operasyon iyileştirme programını söz konusu yolculuklarla birleştirmek, bunlara uygun hale getirmek ve uygulamaktan ibarettir.

Bununla birlikte, dijital ölçümlere geliyoruz. BT yatırımı işletim verimliliğine en baştan itibaren yön verebilir ama yatırımın gerçekten de karşılığını verdiğinden emin olmak için faydaları değerlendirmek ve ölçmek önemlidir. Dijital ölçümler beklentiler oluşturmak ve ilerlemeyi gözden geçirmek için kesintisiz bir süreç tesis etmek açısından büyük önem taşır. Bir kuruluşun organizasyonel yapıları ve süreçleri dönüştürmek ve yatırımlarının ışığında, dijital olgunluğunu ölçmek için bir planı olması gerekecektir.

BT yatırımlarının ticari girişimleri desteklemesini sağlamak için ölçümler finansal ve finansal olmayan hedefleri ele almalıdır. Bir kuruluş dijital olarak olgunlaştıkça, ölçümlerden gözlerini ayırmaması gerekir. Bu, sürekli geliştirmeye adanmış, ilerlemenin doğru yönde olup olmadığı ve rotada düzeltme yapılmasının gerekip gerekmediğini gösteren temel ölçümler oluşturulmasına yardımcı olacaktır.

Hızlı dijitalleşme sorunları

Yapay zeka, Nesnelerin İnterneti, blok zinciri ve robotik süreç otomasyonu gibi teknolojilerin hızla benimsenmelerine tepki olarak, çoklu bulut operatörü, veri mühendisi, kurumsal mimar ve altyapı güvenlik uzmanı gibi daha önce var olmayan yeni roller ortaya çıkıyor. Aslına bakılırsa, Dünya Ekonomik Forumu’na (WEF) göre, insanlar, makineler ve algoritmalar arasındaki bu yeni iş bölümünün bir sonucu olarak, 2022 yılına kadar tüm dünyada en az 133 milyon yeni rol oluşturulabilir.

Hiç şüphesiz ki, bireylerin değişen teknolojinin hızına ayak uydurmak için gerekli becerileri geliştirmeleri gerekirken, kuruluşların da şirket içerisinde ve akademide gerekli öğrenme çözümlerini sağlayarak bu beceri gelişimini teşvik etmeleri gerekir.

Şirketlerin çoğunlukla anlayamadıkları şey, başarılı bir dönüşümün, donanım ve yazılımdan çok daha fazlasıyla ilgili olduğudur. Birçok kuruluş, teknoloji dönüşümüne iş gücü dönüşümü ve insan becerileri gelişiminin eşlik etmesi gerektiğini kolayca kanıtlayacaktır. Şirketlerin iş güçlerinin gelecekte olabilecek değişikliklerden etkilenmemelerini sağlayacak, herkese uygun tek bir çözüm yoktur.

Şirketlerin öğrenim çerçevelerinin, standart eğitim ve gelişimin ötesine geçerek kuruluşu olduğu kadar bireyi de dönüşüm yolunda ilerleten, kesintisiz bir öğrenme planını kapsaması hayati önem taşır. Çalışanların öğrenme, beceri geliştirme ve dijital dönüşüm fırsatlarını artırmak için çaba gösterilmelidir.

About the Author: Dell Technologies

Topics in this article